2021 yılı boyunca otizmliler, otizmli aileler ve otistik kadınlara online destek veren üç ayrı online grubun yöneticilerinden biri olarak bütün yıl her iki haftada bir bu görüşmeleri yönettim yada katılımcı olarak katıldım ve çok şey öğrendim.
Aldığım eğitimlerden, okuduğum kitaplardan, gördüğüm terapilerden ve aldığım danışmanlıklardan çok daha fazlasını bu guruptaki dostlarımdan öğrendiğimi söyleyebilirim.
Öncelikle kimi zaman kendimize bile tam olarak itiraf etmediğimiz tuhaflıklarımızın ne kadar benzer olduğunu görmek hepimiz için çok eğlenceli birer deneyimdi.
Evet otizm bir specturum ama özde çok fazla ortak noktamız olduğu kesin. Bir toplantımızda tam bir saat şapka veya kapşon takmakla ilgili sorunlarımızı konuşmak hepimiz için ilginç bir deneyimdi çünkü hepimizin şapka takmakla ilgili değişik saplantıları ve sorunları vardı. Yani durum şapka takmak yada takmamaktan çok daha ötedeydi bizler için…
Bu arada kendimizin bulduğu kimi zaman diğer kişilere çok aptalca gelecek çözümlerin bizlere çok yardımcı olduğunu keşfettik. O nedenle de bir messanger grubu kurduk ve herkes kendi ile ilgili zorlandığı durumlarda ürettiği çözümleri orada paylaşmaya başladığından beri pek çok yeni fikirler ve çözümler olduğunu gördük.
Otizmin kadınları ve erkekleri nasıl farklı şekilde etkilediğinin binlerce örneğini konuştuk. Hala daha kadınlar için otizm teşhisi almanın ne kadar zor olduğu konusunda onlarca kişinin yaşadıklarına şahit olduk. Kimi zaman sadece konuşan kimi zaman sadece dinleyen olduk. Ama bütün açıklığımızla yaşadıklarımızı ve tecrübelerimizi konuştuk. Yargılamadan dinlemenin büyüsüne şahit oldum. Yargılamadan dinlemenin hayatımı ve beni ne kadar değiştirdiğini gördüm… Ve hepimizin ne kadar çok yargılandığını, yanlış anlaşıldığımızı, kimi zaman sadece yalan söyleyemediğimiz için suçlu durumuna düşürüldüğümüzü gördük. Hepimiz farklı yerlerde, farklı koşullarda, farklı kültürlerde ve farklı ekonomik gelir düzeylerinden gelsek de, hayat hikayelerimdeki benzerlikler kimi zaman hepimizi çok şaşırttı.
Hepimizin ortak noktamız bu dünyaya ait hissetmememizdi. Sanki bizler uzaylıydık. Ancak geçen yılın büyük çoğunluğunu otizmlilerle geçirince belki de bizler yıldızların çocuklarıyızdır diye düşündüm.
Tıpkı karanlık gecelerde uzaktan parlayan yıldızlar gibiyiz…
Kimi zaman çok parlak, kimi zaman görünmez, kimi zaman ulaşılmaz…
Hepimizin kendimize özgü bir güzelliği var,
çoğunlukla fark edilmeyen,
dikkatli bakılmadıkça ayırt edilemeyen.
Bizler yıldızların çocuklarıyız
parlak, saf, soğuk, yalnız
ve ulaşılamayan…
Ve anlaşılamayan…
“Bu makale yazarının görüşlerini yansıtır. Gazete Davul’un yayın politikası ve editoryal bakış açısı ile her zaman uyumlu olmak zorunda değildir.”