Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), bu yıl 22 AÄŸustos olan ‘Dünya AÅŸma Günü’ nedeniyle, çevre haberciliÄŸi yapan gazeteciler hakkında istatistikler yayımladı. RSF’nin yayımladığı rapora göre; son 5 yılda en az 10 gazeteci öldürülürken, çevre haberciliÄŸiyle baÄŸlantılı 50’den fazla basın özgürlüğü ihlali yapıldı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler, yerküre kaynaklarının hızla tüketilmesi gibi çevresel sorunları haberleÅŸtiren habercilere yönelik ‘baskıları’ raporlaÅŸtırdı.
RSF’nin raporuna göre; her yıl, ormanları tahrip etme, yasadışı madencilik, arazi gaspları, kirlilik ve endüstriyel faaliyetlerden ve büyük altyapı inÅŸaat projelerinden kaynaklanan diÄŸer çevresel sorunlarıyla alakalı araÅŸtırmalar yapan ortalama iki gazeteci öldürülüyor.
Son 10 yılda çevre sorunlarını haber yaptığı için toplam 20 gazeteci öldüğü belirtilirken, bunlardan 10’unun son 5 yıl içinde öldüğü aktarıldı. Son 9 cinayetin 2’si Kolombiya’da 1’i Meksika’da, 1’i Myanmar’da ve 4’ü Hindistan’da gerçekleÅŸti. Bu 9 gazeteciye ek olarak, 2018’de baÅŸka bir gazeteci çevresel bir sorunla alakalı haber yapmasının ardından yerel bir palmiye yağı ÅŸirketini karalamakla suçlanmasının ardından hapse atıldı ve hapishanedeyken şüpheli bir ÅŸekilde öldü.
Orta DoÄŸu ve Kuzey Afrika’da çevre sorunları uzmanı olan Peter Schwartzstein, yaptığı deÄŸerlendirmede çevre gazeteciliÄŸinin geçmiÅŸte olduÄŸundan çok daha tehlikeli hale geldiÄŸini belirtirken, “Bence bunun çoÄŸu çevrenin önemi konusunda artan bir farkındalıkla yakından baÄŸlantılı” diyor.
“Çevre GazeteciliÄŸine Yönelik Otoriter SavaÅŸ” baÅŸlıklı raporun yazarı olan Schwartzstein, çevre kirliliÄŸi ve iklim krizi arttıkça, daha az önemli olarak kabul edilen sorunların, daha fazla kamuoyu bilinci oluÅŸturduÄŸunu belirterek, “Bu durum, hükümetlerin; medyanın daha önce, daha az endiÅŸe duydukları bir kısmına odaklanmasını artırdı” görüşünü dile getiriyor.