Papa Francis, rahip adaylarının eğitiminde roman ve şiir okumanın önemini vurgulayarak edebiyatın ruhsal ve entelektüel gelişim için gerekli olduğunu belirtti.
Katolik Hristiyanların Ruhani Lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Francis, aday rahiplerin yetiştirilmesinde roman ve şiir okumanın teşvik edilmesini tavsiye ettiği bir metin yayımladı.
Papa Francis’in 17 Temmuz’da kaleme aldığı ve çeÅŸitli dillerde “Formasyonda Edebiyatın Rolü Ãœzerine” baÅŸlığıyla yayımlanan mektup, Paul Celan, Jorge Luis Borges ve T.S. Eliot gibi ÅŸairlerin yanı sıra C.S. Lewis (“Narnia Günlükleri”) ve Marcel Proust (“Kayıp Zamanın Ä°zinde”) gibi yazarlara da atıfta bulunuyor.
Edebiyatı “bir baÅŸkasının sesini dinlemek” olarak tanımlayan Papa, edebiyatın rahiplerin eÄŸitiminde gereksiz görülmesini “saÄŸlıksız” olarak nitelendirdi.
Bu tutumun rahiplerde “entelektüel ve ruhani anlamda yoksullaÅŸmaya” yol açabileceÄŸini dile getiren Papa, “radikal bir rota deÄŸiÅŸikliÄŸi” çaÄŸrısında bulundu.
Papa önerilerini yalnızca rahip adayları için söylemedi. “Ruhanilikle ilgilenen herkesin, hatta tüm Hıristiyanların formasyonu” için de çok önemli olduÄŸunun altını çizdi.
Papa mektubunda, 1964-1965 yılları arasında Arjantin’in Santa Fe kentindeki bir Cizvit okulunda edebiyat öğretmeni olarak yaÅŸadığı deneyime atıfta bulundu.
“Bir lisede öğretmenlik yaptım ve öğrencilere El Cid’i okutmak zorundaydım ancak mutlu deÄŸillerdi. Yerine Garcia Lorca okuyup okuyamayacaklarını soruyorlardı. Ben de El Cid’i evde okumalarına karar verdim ve dersler sırasında öğrencilerin en çok sevdiÄŸi yazarları tartışmaya baÅŸladık” ifadelerine yer verdi.
Papa aynı zamanda tragedyalara olan ilgisini de paylaştı.
“Tragedyaları kendi kiÅŸisel dramımızın ifadeleri olarak kendi eserlerimiz gibi benimseyebiliriz. Oradaki karakterlerin kaderi için aÄŸlarken, aslında kendimiz için, kendi boÅŸluÄŸumuz, eksikliklerimiz ve yalnızlığımız için aÄŸlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, edebiyatın, hayal gücünü geliÅŸtirmesi, kelime daÄŸarcığını geniÅŸletmesi ve okuyucuların “yaratıcı bir empati” geliÅŸtirmelerine olanak saÄŸlaması gibi özelliklerinden de bahsetti.
Edebiyatı “sosyal medyaya, cep telefonlarına ve diÄŸer cihazlara aralıksız maruz kaldığımız ÅŸu günlerde” bir tür panzehir olarak tanımladı.
