Erzincan L Tipi Kapalı Cezaevi’nden 13 Mart’ta tahliye edildikten sonra kendisinden haber alınamayan ve bir süre sonra ailesine işkence gördüğü anların görüntüleri gönderilen mülteci Ali Veli’den 62 gündür haber alınamıyor.
Cezaevinden tahliye edildikten sonra Geri Gönderme Merkezi’ne (GGM) götürülmek üzere jandarmaya teslim edilen Veli, jandarma aracında iken, bir jandarmanın telefonu ile ailesini arayarak, GGM’ye götürüleceğini ve oradan sınır dışı edileceğini aktardı. Ailesinin ses kayıtlarını aldığı Veli’den telefon görüşmesinin ardından haber alınamazken, 1 Nisan’da ailesine işkence edildiği anlara dair görüntüler gönderildi. Bunun üzerine ailesi 2 Nisan’da İnsan Hakları Derneği (İHD) Mêrdîn Şubesi’ne başvurdu. İHD, Veli’nin akıbetinin soruşturulması ve işkenceye dair Mardin Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
‘KOVUŞTURMAYA YER YOK’
Savcı, başvuru sonrası başlatılan soruşturmada “kovuşturmaya yer olmadığına” dair karar verdi. Savcı, kararının gerekçesinde Ali Veli’ye işkence olayının “Ülke sınırları dışında olduğu” iddiasında bulunarak, işkence soruşturmasının Mardin Cumhuriyet Başsavcılığının yetkisi ve cezalandırılma alanı dışında olduğunu savundu. Emniyet tarafından soruşturma dosyasına gönderilen evraklarda, Ali Veli’nin 13 Mart günü “gönüllü geri dönüş” kapsamında Dilok’tan (Antep) Suriye’ye sınır dışı edildiği öne sürüldü. Veli’nin kime teslim edildiğine dair bir bilginin olmadığı dosyada, “gönüllü geri dönüş” yaptığı yönünde imzalı evrakın olmaması dikkat çekti. Ayrıca Erzincan Cezaevi’nden tahliyesinin 12 Nisan’da olduğu belirtildi.
ÇELİŞKİLİ YANITLAR
Veli’nin Kuzey ve Doğu Suriye’nin Qamişlo kentinden Avrupa’ya gitmek için Türkiye’ye geldiğini ve tutuklandığını kaydeden avukat Gülistan Duran Altuntaş, işkence görüntülerinin ardından Veli’den bir daha haber alınamadığını söyledi. Veli’nin cezaevinde de daha önce tehdit edildiğini ve babası ile ilgili bilgi istendiğini hatırlatan Duran, “Dosyasında gönüllü bir şekilde geri dönüşü kabul ettiği yönünde imzalı bir evrakı bulunmuyor. İsteği dışında sınır dışı yapıldığını düşünüyoruz. Cezaevinde iken devletten bağımsız olmadığını düşündüğümüz kişiler kendisini ziyaret ederek, görüşmeler yapıyor. Kendisine dayatılan bazı şeyler var. Ailesinin yerinin tespitine karşılık telefon görüşmesi veya kendisinin hiçbir zaman özgür kalmayacağı yönünde tehditlere maruz kalıyor. Tahliye edilince de bu olay yaşanıyor. Ali Veli’nin sınır dışı edildiği bölgeler de bilindiği üzere şu an Türkiye ve birlikte hareket ettiği silahlı grupların kontrolünde olan bölgeler. Eğer Ali Veli sınır dışı edildi ise, verilen cevaba göre sınır dışı edilmiş. Bu Ali Veli’nin doğrudan sınırın diğer tarafındaki silahlı gruplara teslim edildiği şüphemizi artırıyor” dedi.
‘HAYAATINDAN ENDİŞE EDİYORUZ’
Ali Veli’nin hayatından endişe ettiklerini kaydeden Duran, Adalet Bakanlığı’nın Ali Veli’ye ne olduğunu açıklamak zorunda olduğunu belirterek, “Ali Veli kimlere teslim edildi? Ali Veli’yi cezaevinde kimler, kimin adına ziyaret etti? Ali Veli’yi cezaevinde ziyaret edenler ile işkence görüntülerindeki kişiler aynı taleplerde bulunuyor. Ali Veli’yi devletin sorumluluğu altında iken ziyaret edip tehdit edenlerle işkence görüntülerindeki kişiler aynı kişiler mi? Ali Veli devletin sorumluluğu altında iken nasıl işkencecilerin eline teslim edilmiştir? Adalet Bakanlığı bu soruların cevaplarını vermek zorundadır. Ali Veli’nin akıbetini açıklamak zorundalar” ifadesinde bulundu.
NE OLMUŞTU?
Erzincan L Tipi Kapalı Cezaevinden 12 Mart’ta tahliye edilen mülteci Ali Veli, cezaevi çıkışında sınır dışı edilmek için geri gönderme merkezine götürülmek üzere jandarmaya teslim edilmişti. Ancak ailesi, Ali Veli’den haber alamamıştı.
Ali Veli’ye yapılan işkence görüntülerini Qamişlo’daki ailesine gönderen kimliği belirsiz kişiler, Türkiye’ye ait bir cep telefonu numarasıyla aileyi arayıp tehditler sıralamıştı.
İlk olarak annesiyle konuşturulan Ali Veli’nin kimliği belirsiz kişilerin talimatlarını Kürtçe olarak annesine bildirdiği duyulmuştu. Ali Veli, kendisinin Suriye’de tutulduğunu tahmin ettiğini belirtirken, talimatlar sonrasında bir şahıs Arapça konuşarak kendileri için çalışmamaları durumunda Ali Veli’yi öldürmekle tehdit etmişti. Daha sonra konuşmaya dahil olan bir başka şahıs ise Türkçe konuşarak Ali Veli’nin annesine “Bütün aileni öldüreceğim. Kocan bu telefonu bir hafta içinde arayacak. Başka yolu yok. Kocana söyle artık adalet ve hukuk yok. Eğer test etmek istiyorsan bir hafta bekle, oğluna ne yapacağımı gör” demişti.
(MA)