İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) hazırladığı rapora göre haziran ayı içinde en az 188 “işçi cinayeti” yaşandı. Sakarya’da havai fişek fabrikasındaki patlama için ise “katliama davetiye” ifadesi kullanıldı.
Raporda aylara göre dağılıma bakıldığında ocakta en az 114, şubatta en az 133, martta en az 113, nisanda en az 221, mayıs ayında en az 165 iş cinayeti kaydedildi.
Bu yılın ilk yarısında iş cinayetlerinde en az 934 işçi yaşamını yitirdi.
8 ÇOCUK İŞÇİ ÖLDÜ
Haziranda hayatını kaybeden 188 işçinin 147’si ücretli (işçi ve memur), 41’i ise kendi nam ve hesabına (çiftçi ve esnaf) çalışıyordu.
Yaşamını yitirenlerin dördü kadın, 184 erkek işçiyken, sekiz de çocuk işçi can verdi.
6 SIĞINMACI İŞÇİ
Bu ayki iş cinayetlerinde sekiz sığınmacı işçi yaşamını kaybetti. Bunlardan altısı Afganistanlı, biri Suriyeli, biri de Türkmenistanlı.
Can kayıpları en fazla tarım, inşaat, taşımacılık, ticaret/büro, belediye/genel işler, sağlık, güvenlik, gıda, tekstil, ağaç ve enerji işkollarında gözlendi.
Ölüm nedenleri sıralamasında da en başta trafik/servis kazası gelidi. Sonrasında ise sırasıyla ezilme/göçük, kalp krizi, yüksekten düşme, şiddet, Covid-19 ve elektrik çarpması yer aldı.
İSTANBUL İLK SIRADA
15 işçinin hayatını kaybettiği İstanbul, iş cinayetlerinde ilk sırada yer alırken İstanbul’u 11 can kaybıyla Konya, sekiz can kaybıyla Sivas, yedi can kaybıyla Aydın, Gaziantep ve Kocaeli takip etti.
13 YILDA 8 PATLAMA
Sakarya’nın Hendek ilçesi Yukarıçalıca mevkisinde yaklaşık 15 dönüm alan üzerine kurulu havai fişek fabrikasında 3 Temmuz’da patlama olmuştu.
Yedi işçinin yaşamını yitirdiği ve 128 işçinin yaralandığı patlamada sorumlu müdür A.A., iş güvenliği uzmanı A.B., ustabaşı E.Ö. ile H.A.V ve fabrikanın sahibi Yaşar Coşkun tutuklanmıştı.
Fabrika sahibi kendi hariç herkesi sorumlu tutmuş, “Kontrol ve sorumluluk bende değil. Yaklaşık üç-dört yıldır fabrikaya nadiren gelirim” demişti.
İSİG’in raporunda olaya ilişkin şu ifadelere yer verildi: “Coşkunlar bir aile şirketi ve birden fazla benzer isimli şirket bulunuyor. Bu şirketlerde tespit edebildiğimiz kadarıyla son 13 yılda sekiz patlama yaşandı, beş işçi hayatını kaybetti ve yaklaşık 100 işçi de yaralandı.”
‘KATLİAMA DAVETİYE’
Patlamanın asıl nedeninin devlet ve sermaye arasındaki ilişkilerde yattığının belirtildiği açıklamada şöyle dendi: “Geçtiğimiz yıllarda fabrikayı incelemeye giden uzmanların aktarımlarına göre de ‘işletme binaları patlayıcı bir maddenin üretildiği bir fabrikadan çok tavuk çiftliğini andıran binalardan oluşmaktadır.’ Hemen hemen her yönden ciddi eksiklikler barındıran fabrikanın bu zamana kadar nasıl faaliyette olduğunu ise devlet ve sermaye örgütleriyle ilişkisinde aramak gerekiyor. Zira patlama sonrası MÜSİAD Başkanları, fabrikanın sahibi ve aynı zamanda MÜSİAD Sakarya İl Başkanı olan Yaşar Coşkun’a desteğe geldiler, hem de hala arama kurtarma çalışmaları devam ederken ve onca gözyaşı-acı varken yemekli bir görüntü ile karşılaştık. Diğer yandan Yaşar Coşkun’un devletin yerel ve merkezi erkanıyla fotoğrafları ve görüşmeleri de basına yansıdı. Bu ilişkilerden çıkardığımız sonuç, bugüne kadar fabrikada yaşanılanlara göz yumulduğu ve bu işçi katliamına adeta davetiye çıkarıldığıdır.”