Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “HDP’nin ve Selahattin Demirtaş’ın terörize ve kriminalize edilmeye çalışıldığını” söyledi.
Gergerlioğlu, “Halkların Demokratik Partisi’ne yönelik şu anda kriminalizasyon çabası var. Legal siyasette yer alan partimize yönelik bir terörize etmek gayreti var. Yıllardır Kürt meselesinde Halkların Demokratik Partisi ve geleneğindeki partiler Türkiye’deki Kürt meselesinin barışçıl bir şekilde siyasetle çözülmesi gerektiğini savunuyorlar. Ama bu konuda sürekli devlet ve iktidar direnciyle karşılaştılar ve sürekli siyaset yapmalarının önüne geçilmeye çalışıldı” şeklinde konuştu.
Çözüm süreci sırasında HDP’nin muhatap kabul edildiğini ve ortak bir çözüm arayış içine girildiğini ifade eden Gergerlioğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“İktidar HDP ile ortak bir çözüm arayışına girdi. Aracı olmasını istedi, İmralı Adası’na birçok kez Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan, eski vekilimiz Sırrı Süreyya Önder gittiler geldiler. Çözüm süreci bitince HDP’yi tekrar terörize etme gayretine girildi. Tamamen ortadan kaldırmaya yönelik bir gayret içine girildi. Biliyorsunuz kayyumlar ve partiye yönelik çok ağır baskılar var. Partimizin il ve ilçe örgütlerine yönelik sabahın beşinde baskınlar yapılıyor. İnsanların evine sabahın 5’inde aileleriyle birlikte baskınlar yapılıyor ve gözaltına alınıp götürülüyor. Bu ağır baskıyla HDP ve Selahattin Demirtaş terörize edilmeye kriminalize edilmeye çalışılıyor ama bunlarla bir yere varılması mümkün değil. Kürt meselesi çözülmüş değil ve lafla değil, silahla değil siyasetle bu sorunun çözülmesi gerekiyor. Tüm Türkiye’yi kuşatan çözümlerle bu meselenin gerektiğini, Tüm Türkiye toplumunu kucaklayarak Kürt meselesini anlatarak bu topraklardaki tüm sorunlara çözüm getirerek görevini ifa etmeye çalışılıyor.”
Demirtaş’ın tutukluluğuyla ilgili konuşan Gergerlioğlu, “Sayın Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğu tamamen siyasi bir karar ve hukuksuz bir karardır. Bunu sadece HDP değil bütün Kürtler ve toplumun önemli bir kesimi bunu siyasi bir karar olduğunu biliyor. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın isteği ile olan bir tutuklama olduğunu biliyoruz. Skandallarla dolu bir yargı süreci devam ediyor. Aynı ithamdan ikinci bir dosyada tutuklama kararı çıkarılabiliyor, son derece garip yargı örnekleriyle devam eden bir dava. Bir kere bu hukuki bir dava değil. Siyasi bir davadır” dedi.
Gergerlioğlu şöyle devam etti:
“Demirtaş’ın serbest bırakılması için Avrupa’nın baskısı ve AİHM’nin kararına rağmen Erdoğan’ın geri adım atmadığını ifade eden Gergerlioğlu, “Olay hukuki değil, siyasidir. AİHM’nin kararına rağmen biz de karşı hamle yaparız diyen bir cumhurbaşkanı var. Bakınız hukuki olarak Türkiye Anayasasının 90’nıncı maddesiyle AİHM’nin kararlarını tanır. Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan, Selahattin Demirtaş’ı cezaevinde tutmaya kararlı. Ülkenin cumhurbaşkanısınız siyasi rakibiniz olan bir kişi tutuklu olarak yargılanıyor, AİHM bu konuda karar vermiş, siz karşı hamle yapacağız diyorsunuz. Burada sözler bitiyor. Hukuk dili hukuk kavramı bitiyor ve Sayın Selahattin Demirtaş’ın Avrupa’nın da baskısına rağmen Cumhurbaşkanının istediğiyle cezaevinde tutulduğu apaçık bir şekilde anlaşılıyor.”
Rudaw