Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanmasını talep etmek için Galatasaray Meydanı’nda 1995 yılından beri oturma eylemi yapan Cumartesi Anneleri bu hafta da meydandaydı.
Kayıp yakınları 1030. haftada, Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi. Polis tarafından kapatılan meydanda bulunan bariyerlerin önüne karanfil bırakıldı.
Kayıp yakınları adına bu haftaki açıklamayı Maside Ocak okudu.
Ocak’ın aktardığına göre, Ä°smail Bahçeci, Marmara Ãœniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu’nda öğrenciydi. Türkiye Öğrenci Dernekleri Federasyonu baÅŸkanıydı. Politik kimliÄŸi nedeniyle defalarca gözaltına alındı ve ağır iÅŸkenceye maruz bırakıldı.
1993 yılından itibaren polis tarafından aranmaya baÅŸlanan Bahçeci’yi yakalamak amacıyla ailesinin Avcılar’daki evine baskınlar düzenlendi.
Ocak’ın okuduÄŸu basın açıklamasının devamı şöyle:
“Bu nedenle Ä°smail evden ayrılmak zorunda kaldı. KardeÅŸi Ä°smail’e acil durumlarda ailesine haber ulaÅŸtırması için bir arkadaşının iÅŸyeri telefonunu verdi. 24 Aralık 1994 tarihinde Bahçeci Ailesi’ni telefonla arayan ve kendisini Ä°smail’in arkadaşı olarak tanıtan biri ‘OÄŸlunuz siyasi ÅŸube polisleri tarafından gözaltına alındı’ bilgisini verdi.
BASKINLAR YAPILDI
Baba Åžehmus Bahçeci, hemen Gayrettepe Emniyet Müdürlüğü ve Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı’na baÅŸvurdu, ancak Ä°smail’in gözaltına alındığı reddedildi. 24 Aralık 1994 tarihinden sonra Bahçeci ailesinin evine bir daha polis baskını yapılmadı. Ama kardeÅŸinin Ä°smail’e telefonunu verdiÄŸi arkadaşının iÅŸyeri polis tarafından basıldı. ‘Yakalanan bir örgüt mensubunun üzerinde telefon numaranız çıktı’ denilerek iÅŸyeri sahibi gözaltına alındı. Bazı kiÅŸiler de emniyette sorgulanırken ‘Sonun Ä°smail Bahçeci gibi olur’ diye tehdit edildiklerini söyledi.
AİLESİNE HİÇBİR BİLGİ VERİLMEDİ
Fatma ve Şehmus Bahçeci, ilgili tüm adli ve idari kurumlara başvurdu. Hükümet yetkilileri ile görüştü. İsmail’in ailesi, arkadaşları, İnsan Hakları Derneği ve Af Örgütü tarafından düzenlenen kampanyalarla konu, ülke ve dünya kamuoyuna taşıdı. Ancak, 30 yıl boyunca İsmail’in gözaltına alındığı inkar edildi. 30 yıldır ailesine İsmail’in akıbeti hakkında hiçbir bilgi verilmedi. Ailesi’nin tüm başvuruları sonuçsuz bırakıldı. Bugüne kadar İsmail’in akıbetini açığa çıkartacak, ceza adaletini sağlayacak etkin bir soruşturma ve kovuşturma faaliyeti yürütülmedi.
30 yıldır söylüyoruz, söylemeye devam edeceÄŸiz: Dönemin CumhurbaÅŸkanı Süleyman Demirel, BaÅŸbakanı Tansu Çiller, İçiÅŸleri Bakanı Nahit MenteÅŸe, Emniyet Genel Müdürü Mehmet AÄŸar, Ä°stanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, Ä°stanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Åžube Müdürü ReÅŸat Altay, DGM Ä°stanbul BaÅŸsavcısı Ahmet Köksal ve Ä°stanbul Valisi Hayri KozakçıoÄŸlu Ä°smail Bahçeci’nin gözaltında kaybedilmesini engellemek için harekete geçmediler. Tüm baÅŸvurulara raÄŸmen hareketsiz kalarak bu suçun iÅŸlenmesine ve üstünün örtülmesine olanak saÄŸladılar. Kaç yıl geçerse geçsin; Ä°smail Bahçeci için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduÄŸunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceÄŸiz.”