Hastanede tedavi görürken tutuklanan Özge Özbek, beyninde bulunan tümör sayısının artmasına rağmen tahliye edilmiyor. Özgür Özbek, eşinin denge kaybı nedeniyle kafasını sert bir cisme çarparak hastaneye kaldırıldığını söyledi. Çekilen MR ve tomografi sonucunda beyninde kanamanın olduğu ve tümör sayılarında ciddi artışların olduğunun tespit edildiğini belirten Özbek, tedavisinin tam teşekküllü bir hastanede yapılması gerektiğini kaydetti.
Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmetler Bölümü öğrencisi olduğu 22 Kasım 2011 tarihinde “örgüt üyeliği” iddiasıyla hakkında 6 yıl 3 ay hapis cezası verilen Özge Özbek, beyninde oluşan tümör nedeniyle 27 Ekim 2020 tarihinde İstanbul Acıbadem Hastanesi’nde açık beyin ameliyatı geçirdikten sonra yakalama kararı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede gözaltına alındıktan sonra tutuklandı.
İstanbul Adli Tıp Kurumu (ATK), ailesi tarafından yapılan başvurular sonucunda Bakırköy Kadın Ceza İnfaz Kurumu’na tutuklu bulunan Özbek hakkında 3 ay infaz erteleme kararı verdi. Özbek, 3 aylık infaz erteleme süresinin ardından yeniden tutuklandı.
Özgür Özbek, hasta tutuklu eşi Özge Özbek’in durumuna ilişkin Özgür Politika’dan Gülcan Dereli’ye açıklamalarda bulundu.
HASTANEDEN CEZAEVİNE
Tedavi süreci tamamlanmadan tutuklanan Özge’nin sağlık durumu ciddiyeti korurken, hukuki mücadele başlatan eşi Özgür Özbek, o süreci şöyle anlatıyor: “Yaptığımız başvurular sonucu İstanbul ATK tarafından 3 ay infaz erteleme kararı verilmişti. 3 ay bittikten sonra tekrardan tutuklanarak Gebze Kadın Kapalı Cezaevi’ne götürüldü. Sağlık Bakanlığı Darıca Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 24 Aralık 2021 tarihli Sağlık Kurulu’nun vermiş olduğu kararda hapishane şartlarında kalması uygun değildir raporu olmasına rağmen İstanbul ATK tarafından reddedildi.”
TEKRAR AMELİYAT OLMASI GEREKİYOR
İki hastaneden 2 ayrı rapor verildiğine dikkat çeken Özgür Özbek, süreci şöyle anlatıyor: “Daha önce Darıca Farabi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 24 Aralık 2021 tarihinde heyet raporunda cezaevinde kalamaz raporu vermişti. Bu raporun normalde 2 yıl geçerlilik süreci var. 9 Haziran 2022 tarihinde tekrar Gebze Fatih Devlet Hastanesi’ne yapılan başvuruda durum bildirir raporunda cezaevinde kalabilir raporu verildi. Verilen bu kararın objektif olduğunu düşünmüyoruz. Beyninde birden fazla tümör bulunduğu için sürekli kontrol altında olması gerektiğini ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Necmettin Pamir tarafından bizlere söylendi. Ama ne yazık ki rutin bir hastane kontrolünden öteye geçmiyor. Başkalarının yardımı ve desteği ile ihtiyaçlarını giderebilecek durumdadır. Geçirmiş olduğu ameliyatın ağırlığı da dikkate alındığında ayrıca hijyen bir ortamda bulunması gerekir. Yine sağlık raporları ve belgelerde de beyninde birden fazla tümör olduğu kaydediliyor, tedavisi devam ediyor ve tekrar ameliyat olması gerekiyor. ”
-
- Makbule Özbek’i yani Barış Annesi, Direniş Ana’yı hatırlar kamuoyu. Kadim zamanlardan gelen bilge bir bilinçle halkının izini takip etti. Tam 4 kez tutuklandı o yaşında. 73 yaşındaki bu Kürt anneye “örgüt üyeliği”nden 7 buçuk yıl ceza verildi. Şimdi gelini Özge Özbek, aynı zulmün muhatabı.
BEYNİNDE 10’DAN FAZLA TÜMÖR VAR
Cezaevinde ağrıları şiddetlenen Özge Özbek 21 Kasım 2022 tarihinde Gebze Fatih Devlet Hastanesi’ne götürülür. Burada çekilen MR sonuçlarında beyninde 10’un üzerinde tümör tespit edilir. Ve cezaevine girdikten sonra hızlı bir şekilde tümörlerin arttığı gözlenir. Tümörlerin büyümesinden kaynaklı sol kulağında yüzde 70 işitme kaybı oluşur. Eşi Özge’nin ağır bir açık beyin ameliyatı geçirmesi sebebiyle temel yaşamsal ihtiyaçlarını tek başına karşılamayacak durumda olduğuna dikkat çeken ve tedavisinin devlet hastanelerinde yapılmasının mümkün olmadığını dile getiren Özgür Özbek, “Özel hastanelerde veya üniversite hastanelerinde yapılması gerekiyor. Bir an önce müdahale edilmezse beyindeki diğer yaşamsal organlara hasar verileceği belirtildi. Hastalığının yarattığı olumsuzluklar artarak devam ettiğinden tedavisine Ankara’da devam edilmesi için Sincan Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na gönderildi. Buna rağmen iki aydan fazla süre beyin MR’ı çekilmemiş, tedavisi aksatılmış. Şu an hâlâ Sincan’da ve tek başına yaşamını devam ettirmede sıkıntı yaşıyor” diyor.
ÖLÜM RİSKİ…
Önceki gün eşi ile telefon görüşmesi yapan Özgür Özbek, “10 Temmuz’da yaşadığı denge kaybı nedeniyle kafasını sert bir cisme çarpıyor. Daha sonra hastaneye kaldırılıyor. Çekilen MR ve tomografi sonucunda beyninde kanamanın olduğu ve tümör sayılarında ciddi artışların olduğu tespit edilmiş. Tetkiklerinin yapıldığı hastane doktorları tarafından ameliyat olması gerektiği fakat ameliyatının çok yüksek risk taşıdığı söylenmiş. Yüksek ihtimalle koma veya ölümle sonuçlanabilir denilmiş. Cezaevinde kalamaz raporu olmasına rağmen defalarca infazın ertelenmesi için yaptığımız başvurular Adli Tıp Kurumu tarafından reddedildi. Her geçen gün yaşam kalitesini ciddi bir şekilde etkileyen baş ağrıları, nöbetler ve denge kaybı yaşıyor. Daha fazla geç olmadan derhal infazın ertelenmesi gerekiyor ve tedavisini tam teşekküllü bir hastanede yapılması lazım” diyor.
DENGE VE İŞİTME KAYBI
Özge’nin normalde çok güçlü ve moralli bir kadın olduğunu söyleyen Özgür Özbek, “İçerideyken bile kendisi bize moral vermeye çalışır. Beyninde onca tümör olmasına rağmen onlarla barışık yaşamaya çalışır. Ama onunla son telefon görüşmemizde sesinden belliydi çok kötü olduğunu hissettim. Onu o kadar zorlamış ki denge ve işitme kaybı yaşamış” diye vurguluyor.
DEVLET, HASTA VE YAŞLI İNSANLARI TEHDİT OLARAK GÖRÜYOR
Daha önce annesi Makbule Özbek’in tahliye edilmesi için mücadele veren, şimdi ise eşi Özge Özbek için çabalayan Özgür Özbek’e soruyorum: “Önce annenizin tahliye edilmesi için mücadele ettiniz aradan çok zaman geçmedi şimdi de eşiniz için mücadele ediyorsunuz. Bu sizde nasıl bir duyguya neden oluyor, ne hissediyorsunuz?” Sorumu şöyle yanıtlıyor Özgür Özbek: “Aslında duygular hiçbir zaman değişmedi, bugün bir yandan eşim için mücadele ederken bir yandan da annem içinde mücadele bitmiş değil, tamam annem şu an dışarıda olabilir ama ruhu ve kalbi şu an gelini için atıyor. Bir yandan eşim için diğer yandan annem için mücadelem devam ediyor. Annem de tutuklandığı davadan 7.5 yıl ceza aldı ve cezası şu an istinaf mahkemesinde. Eşim ciddi sağlık sorunları yaşıyor, annem 73 yaşında birçok hastalığı bulunan bir Barış Annesi. Devlet, hasta ve yaşlı insanları bile kendine tehdit olarak görüyor ki bugün bu yaşananlar öç alma duygusu taşıyor.”
ÖZGE ÖZBEK’TEN MEKTUP
Çoklu beyin tümörü, epilepsi, astım rahatsızlıklarım bulunmakta, ayrıca depresyon tedavisi görmekteyim. 2020 yılında beyin tümörü ameliyatı sonrası hastanede tutuklandım. 3 aylık tehir tedbiriyle tahliye edilip 2021 yılı Ağustos ayında tekrar tutuklandım. Cezaevinde kaldığım süre içerisinde hastalığım hızlı şekilde ilerledi. Beyin tümörleri hızlıca çoğalıp büyüdü ayrıca Vertigo gibi dengesizlik belirtileri olan hastalıklar nüksetti. Beyin tümörü hastalığımın tedavisi bulunmakta ancak organlara baskı yapmaktadır. Şu an tümörden kaynaklı sol kulağımda işitme kaybı vardır. Bu durum ileride görme, hafıza, hareket kaybına kadar gidebilir. Cezaevinde kalamaz görüşlü heyet raporum olmasına rağmen ATK’nin onaylamaması nedeniyle hala cezaevindeyim. Ocak ayında yeniden heyet işlemleri başlatıldı. Gebze Cezaevi aracılığı ile ancak önceki MR ile karşılaştırıldığında anlamlı büyüme ve çoğalma olduğu, hayati risk oluşturabileceği söylendi ve acil bir şekilde Ankara’ya sevk edildim. Ancak Gazi Üniversitesi Hastanesi’nde mahkum koğuşu olmadığından ameliyat olamayacağım. Gama Knife (ışın tedavisi) için de daha önce ışın alan tümörler olumlu yanıt vermediğinden tek çözüm olarak 1 yıl sonra kontrol edilebileceğim ifade edildi. Bu süre içerisinde Sincan’da kalmaya devam ettim ancak cezaevi şartları sağlıklı bir insan için zorken hasta bir tutsak için çok daha zor oluyor. Yaşam içinde sürekli denge problemleri nedeniyle kafamı çarpıyorum, daha önce defalarca düşüp duvara çarptım, bazaya çok sık çarpıyorum. 10 Temmuz 2023 günü sabah uyandığımda bazaya, daha sonra da dengesizlik nedeniyle duvarda bulunan bağlamaya çarptım. Kafamda oluşan şişlik nedeniyle memurlardan acile götürmelerini talep ettim. İlk olarak kampüs içerisinde bulunan hastaneye götürüldüm. Çekilen tomografide çarptığım bölgedeki beynimde kanama görüldü ve 3 saat sonra tekrar tomografi çekildi, onda da kanamanın hala devam etmesi nedeniyle acil bir şekilde Etlik Şehir Hastanesi’ne götürüldüm. Travma yoğun bakımda müşahede altında tutuldum, serum vs. verildi. Çekilen yeni tomografide kanın dağılmış olması ancak tümörlerin hayati risk oluşturduğu, yapılacak tek müdahalenin cerrahi operasyon olduğu, bunun da yüksek ihtimal ile koma veya ölümle sonuçlanabileceği bilgisi verildi ve dilekçe yazmam istendi. Ben de sonucu koma veya ölüm olabilecek ameliyatı talep etmeyeceğimi ifade edip taburcu oldum. Şu an hala cezaevindeyim ve her geçen gün benim için daha riskli olmaktadır. Bu konuda insan hakları çerçevesinde gerekli uygulamaların aktifleştirilerek tahliye edilmeyi ve dışarıda istediğim doktor, hastanede tedavi görmeyi istiyorum.
NE OLMUŞTU?
Özge Özbek 2011 yılında Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmetler Bölümü öğrencisi iken tutuklandı ve “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılanmaya başlandı. Dava sürerken tahliye olup eğitimi tamamlayan Özbek, Diyarbakır Valiliği’nde Sosyal Hizmetler Uzmanı olarak çalıştı. Beyninde tümör tespit edilen Özbek 27 Ekim 2020’de ameliyat geçirdi. Bu sırada süren davasından 6 yıl hapis cezası verilen Özbek, hastanede gözaltına alınıp tutuklandı.
ATK: CEZAEVİNDE KALABİLİR
İstanbul Adli Tıp Kurumu (ATK), ailesi tarafından yapılan başvurular sonucunda Bakırköy Kadın Ceza İnfaz Kurumu’na tutuklu bulunan Özbek hakkında 3 ay infaz erteleme kararı verdi. Özbek, 3 aylık infaz erteleme süresinin ardından yeniden tutuklanarak, bu kez Kocaeli Gebze Kadın Cezaevi’ne konuldu. Sağlık Bakanlığı Darıca Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu’nun 24 Aralık 2021 tarihli raporunda, Özbek’in cezaevi şartlarında kalmasının uygun olmadığına kanaat getirdi. Ancak Sağlık Kurulu raporuna rağmen İstanbul ATK, Özbek hakkında “cezaevinde kalabilir” raporu düzenledi. Raporda imzası bulunan doktorlar arasında beyin cerrahının imzasının yer almaması dikkat çekti.