Acun öğretmen tutuklandı. Nuriye’yi zaten almışlardı. Bu kadınların da hiç işi gücü yok. Yüksel Caddesi’ni kendilerine meydan edinmişler. Her gün sokakta “işimi, ekmeğimi, emeğimi istiyorum” diyorlar. Bir de üstüne dayak yiyorlar, işkence görüyorlar. KHK ile ihraç edilmişsin. Suçlu değilsen hakkını zaten verirler. Bekledin 4 sene bir 4 sene daha beklesen ölür müsün? Otur evinde. Canım, devletin vardır bir bildiği. Öyle kadın kısmı direnirse yer böyle sopayı. Hem diğer bütün Yüksel direnişçilerini de tutukladılar. Hem bana mı sordun meydanlara çıkarken.
Amaan boşver!
Türkiye’de basın özgürlüğü yokmuş. Yayın organları tek taraflı yayın yapıyorlarmış. Rejim mağduru gazeteciler cezaevindeymiş. Türkiye hapisteki gazeteci sayısı bakımından dünyada ilk sıradaymış. Onlar da çenelerini tutsalardı. Her icraat devlet bekası için yapılıyor. Devlet büyüklerine karşı gelinir mi? Hem dış mihraklar güzel ülkemizin üzerinde ne oyunlar ne oyunlar oynuyor. Anlamıyorlar ki…
Amaaan boşver!
“Dostlar Tiyatrosu”na Gezi direnişinden bu yana ödenek yokmuş. Bağımsız tiyatrolardan biri olan “Tiyatro Pera” da destek alamamış. Hiç tiyatro yapmayan şirketler kurulmuş. Bilinmeyen bu tiyatrolar göstermelik bir iki çocuk oyunu yapıp para alıyorlarmış. Kültür ve sanatta politik bakışlardan dolayı elemeye tabi tutulmuş. Tiyatrolara maddi, manevi yardım yokmuş. Verilen ödenekler gizli tutuluyormuş. Hangi tiyatroya ne kadar verildiğini açık açık söyleseler sanki rahat duracaksınız. İtiraz edecek, neye göre verildiğini sorgulayacak ve yürüyen düzene çomak sokacaksınız. Şüphe yok. Ortalığı karıştıracaksınız. Böyle gizli gizli veriliyor ödenekler işte. Takma kafana…
Amaan boşver!
Farklı düşüncelere tahammül yokmuş. Faşizm insanları düşünce dil, ırk, inanç farklılıkları için cezalandırıyormuş. Bana ne be, bana ne? Amaann boş ver. Ayyy dahası var ama. Hukuksuzca tutuklamalar dün Gezi olaylarına ses verilmediği için bugün ‘ohhh’ demeyi gerektiriyormuş. Ağızların sakızı ‘FETÖ fun clup’ üyeliği her mahallede çiğnenir olmuş. İktidarın ötekileştirme dilinin mayası tutmuş. Siyasiler buluşlarından dolayı gururlu ve dahi söylemin yaygınca kullanımından mutluymuş. Alan razı satan razı sana ne sana ne…
Amaann boşver!
Siyasi otorite korkuyla ülkeyi yönetiyormuş. Hak arayan halk hukuka olan inancını yitirmemiş. Bireysel hak arama davasında hayal kırıklığı yaşayanlar yarına direnenlerin kalacağını biliyormuş. Laflara bak laflara.. Herkes kendi hayatının kahramanıymış. Ezenlerle ezilenlerin, aman boşver diyenlerle direnenlerin hikâyesiymiş bu. Bilmem ne bilmem ne…
Amaan boşver!
Bu makale yazarın görüşlerini yansıtır. Gazete Davul’un yayın politikası ve editoryal bakış açısı ile her zaman uyumlu olmak zorunda değildir.