Sendikal faaliyetleri nedeniyle işten çıkarılan Tek Gıda-İş üyesi Cargill işçilerinin dün Tarım ve Orman Bakanlığı önünde yapmak istedikleri eylem engellenmiş, sendikanın Ankara şubesi önünde direniş kararı alan işçiler, ısınmak için soba kurdukları için gözaltına alınmıştı.
Haklarında “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamasıyla işlem yapılan işçiler, gece saatlerinde serbest bırakıldı.
İşlerine geri dönme talebiyle 1002 gündür sürdürdükleri direnişlerini taşıdıkları Tek Gıda-İş Sendikası Şubesi önünde soba kurdukları gerekçesiyle gözaltına alınıp serbest bırakılan Cargill işçileri, “Vazgeçecek ya da geri planda duracak insanlar değiliz. İşimizi istemekten vazgeçmeyeceğiz” dediler.
Serbest kalan işçilerden Muharrem Özcan ve Faik Kutlu ile Tek Gıda-İş Örgütlenme Sorumlusu Suat Karlıkaya, direnişi ve maruz kaldıkları engellemeleri Mezopotamya Ajansından Emrullah Acar’a anlattı.
“İŞİMİZİ İSTEMEKTEN VAZGEÇMEYECEĞİZ”
Bakanlık önünde açıklama yapmalarının pandemi gerekçe gösterilerek engellendiğini belirten Suat Karlıkaya, pandemiye rağmen işçilerin fabrika ve inşaatlarda çalıştırılmaya devam ettiğini ve işten çıkarmaların sürdüğünü hatırlattı.
Haklarını savunan işçilerin önüne “Pandemi var” denilerek duvar örüldüğünü söyleyen Karlıkaya, “Bizler bu duvarlar örüldü diye vazgeçecek ya da geri planda duracak insanlar değiliz. 1001 gündür direniyoruz ve işimizi istiyoruz. Hiçbir şeyden korkumuz yok. Gözaltına da alınırız, bedel ödememiz gerekirse öderiz. İşimizi istemekten vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Mücadeleyi birlik ve beraberlik içinde yürüttüklerini vurgulayan Karlıkaya, “Bu mücadele sadece 14 Cargill işçisinin mücadelesi değil, bütün işçilerin mücadelesi. Hiçbir güç bize geri adım attıramaz, biz kazanacağız. Biz kazanırsak işçi sınıfı kazanacak. Bize verecekleri bir şeyleri yok, bizim almamız lazım. Hak verilmez alınır” ifadelerini kullandı.
“BÜTÜN BASKILARI AŞTIK”
İşçilerden Faik Kutlu da geride kalan bin günde birçok zorlukla mücadele ettiklerini belirtti.
“Çadırlarımız yıkıldı, biz tekrar kurduk. Direnişimizi Bursa’dan İstanbul’a taşıdık. Defalarca gözaltına alındık. İstanbul’da 43 gün betonun üzerinde uyuduk. Her zaman bir baskıyla karşı karşıya kaldık ama dik duruşumuzla bütün baskıları aştık” diyen Kutlu, “Ne kadar kararlı olduğumuzu görmek isteyenler Cargill işçilerinin direnişinin bin günü aştığını hatırlatmak isterim” ifadelerini kullandı.
Kutlu ayrıca muhataplarının Tarım ve Orman Bakanlığı olduğunu söyleyerek “Bizim sorunumuz sendika ile değil. Bizim derdimiz Cargill’e çeşitli teşvikler veren bakanlık ile” dedi.
“BU TEHDİT BÜTÜN İŞÇİLERE YÖNELİKTİR”
İşçilerden Muharrem Özcan da sendikalı oldukları için işten çıkarıldıklarının altını çizerek “Biz davaları kazandık, bunu Bakan’a iletip taleplerimizi söyleyecektik. Gidişimiz engellendi ve gidemeyeceğimiz söylendi. Gitmekte ısrarcı olduğumuzu polis anlayınca ‘Biz devletin gücüyüz neler, yapabileceğini orada gösteririz size’ gibi tehditlerde bulundular. Bu tehdit sadece bize yönelik bir tehdit değil, bütün işçilere yöneliktir” diye belirtti.
“Bin gün daha devam ederse bile yine mücadele ederiz” diyen Özcan, şöyle devam etti: “Kanunen davayı kazanmanıza rağmen hakkınızı alamıyorsun, kanunlar işvereni koruyor. Biz sadece Anayasal hakkımız olan örgütlenme hakkını kullandık, bu bütün işçilerin hakkı. Bütün işçiler için direnmeye devam edeceğiz.”
Evrensel
