Tanju Acar’ın cezaevi arkadaşı, “Vicdan azabı çekiyorum” diyerek kendisine daha az nasıl ceza alabileceği konusunda cinayet öncesinde araştırma yaptığını anlattığını açıkladı.
Muğla Fethiye’de yaşayan 2 çocuk annesi Selvan Acar (25), 8 Aralık 2020’de boşanma aşamasında olduğu eşi Tanju Acar (32) tarafından sırtından ve kalbinden bıçaklanarak öldürüldü. Fethiye Cumhuriyet Savcılığı, genç kadının öldürülmesine ilişkin soruşturmayı tamamlayarak tutuklanan Tanju Acar hakkında ‘eşi tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet talebiyle dava açtı. Tanju Acar’ın cezaevi arkadaşı, “Vicdan azabı çekiyorum” diyerek kendisine daha az nasıl ceza alabileceği konusunda cinayet öncesinde araştırma yaptığını anlattığını açıkladı.
Hürriyet’te yer alan habere göre, iddianamede ifadesine yer verilen Selvan Acar’ın annesi Cemile Kaya, kızının Tanju’nun kendisini takip ettiğini, rahatsız ettiğini, tehdit ettiğini, denk gelirse darp ettiğini söylediğini, “Bugün olmazsa yarın ama mutlaka bir gün seni öldüreceğim” şeklinde tehditlerde bulunduğunu anlattığını iddia etti. Tanju Acar’ın tutuklanarak konulduğu Seydikemer-Eşen T Tipi Kapalı Cezaevi’nde, yan hücrede kalan K.Ş. isimli hükümlü verdiği ifadesinde çarpıcı iddialarda bulundu. K.Ş. ifadesinde özetle şunları anlattı:
“Tanju, ‘Nasıl az ceza alabilirim’ diye bana soruyordu. ‘Bana olayı anlatırsan alacağın cezayı tahmin edebiliriz’ dedim. Eşini öldürmek için planlar yapmaya başladığını, internetten yapmış olduğu kadın cinayetlerinde en az ceza nasıl alınacağı konusunda araştırmaları neticesinde, aldatma durumlarında daha az cezanın verildiğini öğrendiğini belirtti.
Eşinin kendisini aldattığı süsünü verebilmek için sosyal medyadan hesaplar açıp, başkasıymış gibi eşiyle yazışıyormuş. Bunun dışında iki tane de arkadaşını ayarlamış, bu arkadaşları da eşiyle sosyal medya üzerinden yazışıyormuş. Bunlardan sonra sözde biriyle onu yakalamış, çevresini bu şekilde inandırmaya çalışmış. Olay tarihinde de eşini bıçakladığı zaman, evde eşini aldattığını iddia ettiği şahsın tamamen uydurma olduğunu, aslında öyle bir şahsın olmadığını anlattı. Ben bu şahsı cezaevine gelmeden önce hiç tanımazdım ama yaşadığım vicdan azabı nedeniyle bunları anlatmak istedim.”