Sosyal medya hesabından dün tutuklandığını duyuran şair Yılmaz Odabaşı, Kandıra F Tipi Hapishanesi’ne götürüldü. Odabaşı bugün tahliye edildi.
Odabaşı’nın tahliye haberini CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu resmi twitter hesabından duyurdu. Tanrıkulu: “Dostum Yılmaz Odabaşı az önce tahliye edildi. Kendisi ile görüştüm, sağlığı iyi. Dayanışma gösteren herkese teşekkür ediyor. Görüş ve gözlemlerini kendisi de paylaşacak” paylaşımında bulundu.
Şair Odabaşı, tahliye sonrası yeni yılın ilk saatlerinde sosyal medya hesabından açıklamalarda bulundu.
Yazıyla kurulan dostluğa inandığını belirten Odabaşı, ”Lobilere değil, her zaman yazdıklarımı içselleştiren insanlara, yazıyla kurulan dostluğa inandım; insana, vefaya ve vicdana inandım. Mağdur olduğumda ise siz beni sahiplenerek her seferinde doğrulmama emek verdiniz. Bu akşam serbest bırakıldım. Vefanıza bir kez daha minnettarım.” dedi.
1-Lobilere değil, her zaman yazdıklarımı içselleştiren insanlara, yazıyla kurulan dostluğa inandım; insana, vefaya ve vicdana inandım. Mağdur olduğumda ise siz beni sahiplenerek her seferinde doğrulmama emek verdiniz. Bu akşam serbest bırakıldım. Vefanıza bir kez daha minnettarım
— Yılmaz Odabaşı (@yilmazodabasi) December 31, 2020
Odabaşı, Kürt olduğu için ırkçılığa ve ötekileştirmeye maruz kaldığını vurguladı. Burası Türkiye diyerek çifte standarda dikkat çeken Odabaşı, devamında şunları söyledi: ”Sırf Kürt olduğum için gözüme bayrak sokup dombra dinleten bir hadsiz evimin kapısına kadar gelince, önce uyarıp sona ona bir yumruk attım: 3 yıl 7 gün ceza aldım. Kılıçdaroğlu’na yumruk atan ise kahraman oldu. Burası Türkiye…”
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’de seslenen Odabaşı, ”Bu ülkede hukuk varsa müfettişlerine dosyamı inceletsin. Bir yumruk dışında (ki onu da dürüstlüğümden ben mahkemeye beyan ettiğim) dosyada başka kanıt varsa, bu ülkenin en haysiyetsiz insanı seçilmeyi üstlenirim. Hukuk varsa onlar adaleti üstlenir mi?” diye sordu.
Odabaşı devamında şunları söyledi: ”Diyeceklerim özetle bu kadar. Hayatımda hiçbir zaman hilenin, yalanın, namertliğin, kahpeliğin olduğu yerlere imzamı koymadım. Bu ülkede hukuk varsa, sırf geçmiş sicilime, memleketime bakılarak faşizan bir ceza verildiğini müfettişler veya AYM açığa çıkarır. Yoksa AİHM’e gideriz.”