Kürt Araştırmaları Derneği (Komeleya Lêkolînên Kurdî), dil bilimci Zana Farqînî tarafından hazırlanan Kürtçe-Türkçe sözlüğünün genişletilmiş baskısını çıkardı. Sözlüğün yeni baskısına 44 bin yeni sözcük eklendi. Böylece sözlükteki sözcük sayısı 224 binin üzerine çıktı.
Sözlükte ayrıca sözcüklerin anlamlarına da yer verildi. Yine sözcüklerin kullanıldığı deyimler ve kalıplar da sözlükte yer aldı.
Dil bilimci Zana Farqînî
KÜRÇENİN ZENGİNLİĞİ
Kürt Araştırmaları Derneği Eş Başkanı Eyüp Subaşı, ilk olarak 2004 yılında baskısı yapılan sözlüğe 44 bin yeni kavramın eklendiğini söyledi. Subaşı, “Bu sözlerle Kürt arşivlemesine devam ediliyor. Şimdiye kadar Kürtçenin tam olarak arşivlendiğini de söyleyemeyiz. Sözlüğün yazarı Zana Farqînî, hem gezerek hem de duyarak bu sözlüğe yeni sözcükler ekledi ve genişletti” dedi. Sözlüğün evrensel metotlar kullanılarak hazırlandığına dikkat çeken Subaşı, “Sözlüğün içindeki sözler toplum için de konuşulan sözler ve Kürtlerin yüz yıllar önce yazdığı yazılardan da alınarak bu sözlüğe eklenmiştir. Bu sözlük sadece Kurmancî lehçesini kapsıyor, diğer lehçelerini de eklersek bir cilt yetmez. Bu sözlük Kürtçenin zenginliğini ve canlılığının bir göstergesi” diye belirtti.
GELECEĞE TAŞIMA ÇALIŞMALARI
Sözlüğü çıkarma sürecinde yaşanan zorluklara da değinen Subaşı, sözlük çıkarmanın ekonomik krizden kaynaklı çok zorlu bir hal aldığını ifade etti. Aynı zamanda Kürtçe sözlük noktasında kendisini yetiştiren insanların sayısının da az olduğunu söyleyen Subaşı, “Sözlük çalışmaları yapan kurumların da yapacakları şeyler sınırlanmış durumda. Bundan dolayı Kürtçe sözlüklerin çıkması zahmetli bir iş olmaya başladı. Yapılanlar da biraz daha gönüllülük esasında gelişiyor. Bazı Kürt kurumları da Kürtçenin sözlerini arşivlemek, geleceğe taşımak adına çalışmalar yürütüyor” ifadelerini kullandı.
Sözlüğün genişletilmiş baskısının kendisini dil alanında genişletmek için iyi bir kaynak olduğunu kaydeden Subaşı, şunları söyledi: “Dünyada birçok zengin dil var. Kürtçe de o dillerden biridir. Zengin olmasının sebebi kadim bir dil olması ve daha önce de birçok alanda konuşuluyor olmasındandır. Aynı zamanda gelişime açık bir dil olduğu için yeni sözler üretilebilen bir dildir.”