Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
Sözlerine, “Bu ülkenin adaletsizliğe tahammülü yok artık. İnsanların düşünceleri, kimlikleri, inançları farklı olabilir. Ne istiyorsunuz? Hakkı savunmak bile suç olmaya başladı” diyerek başlayan Kılıçdaroğu, Adalet Yürüyüşü’nü hatırlattı. Kılıçdaroğlu, “O yürüyüş bir başlangıçtı adalet yürüyüşü bitmiş değil. Sürdürüyoruz onu” diye belirtti.
Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hakkı savunmak bile suç olmaya başladı. Anneler, babalar hapiste. O çocukların haklarını savunmak suç oldu. Şenyaşar ailesinin hakkını hukukunu savunmak suç oldu. Böyle bir Türkiye’ye layık mıyız biz. Memlekette adalet olsun istiyoruz, huzur içinde yaşamak istiyoruz.”
ENFLASYON RAKAMLARI
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamlarını hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Talimat veriyorsun enflasyonu düşük göster diye. Milyonlarca işçi emekli dul ve yetim düşük aylık alacak bunun için mi? Her türlü baskı olur mu? Hakkı savunmak ne zamandan beri suç olmaya başladı? İnsanlar bir devlet kurumunun önüne gidiyorlar. Rakamları yanlış yayınlıyorsun diyorlar: Birilerinin hakkını yiyorsunuz diyorlar. Ya dul ve yetime ne veriyorsun zaten. Ona bir göz dikiyorsun. İşçiye memura ne veriyorsun zaten. Ona bile göz dikiyorsun. Bir taraftan bu olurken öbür taraftan çetelere Avrupa’daki enflasyon farkını da ödüyorsun. İnsaf ya. Bu mudur adalet” diye sordu.
‘GAZETECİLERDEN NE İSTİYORSUN?’
Diyarbakır’da 8 Haziran’dan beri gözaltında tutulan gazetecilere de değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Ya gazetecilerden ne istiyorsunuz? Bir siyasetçinin vazgeçemeyeceği tek bir şey varsa da o da medyanın özgürlüğüdür. 20’ye yakın gazeteciyi topluyorsun Diyarbakır’da hangi gerekçesiyle içerideler. Evrensel gazetesi tam bin gündür Basın İlan Kurumu ilan vermiyor. Neden? Basın İlan Kurumunu, Basın İnfaz Kurumu’na döndürdüler. Niye vermiyorsun kardeşim, saraydakiler rahatsız diye mi? Yeni Asya gazetesine 864 gündür ilan verilmiyor niye kardeşim? Hangi gerekçeyle cezalandırıyorsun?”
‘MAZOT 9 AYDA 7 LİRADAN 28’E ÇIKTI’
Artan zamlara ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, “Zam üstüne zam, ne yapacak bu insanlar? 6 milyon liraya ulaştı bir otobüsün fiyatı. Nasıl yenileyecek bu insanlar? Biz bütün bu gerçekleri bilerek hareket etmek zorundayız. Firmaları aradım. 9 ayda mazotun fiyatı 7 liradan 28 liraya çıkmış, dile kolay. Üniversitede okuyan bir öğrenci önümüzdeki bayram nasıl gidecek? İstanbul Otogarı’nda günde 2 bin 500 sefer çıkıyordu. Bugün ise bin 200. Gidemiyor, yolcu yok. Binemiyor kimse, pahalı çünkü. Memleketi bu hale kim düşürdü? ‘Nefes alamıyoruz’ diyorlar. Akaryakıttan alınan vergi son 7 ayda 6 kat arttı. Her benzin istasyonu bir vergi dairesi. Vergi dairelerini kapatsalar aynı parayı alacaklar. Memleket bu hale geldi” ifadelerini kullandı.
‘ERDOĞAN KÜFÜRBAZDIR’
“Erdoğan küfürbazdır. Kişi kendinden bilir ya işi, milletimizin dilinden konuşuyorum diyor. Milletimize de iftira atıyor. Kendi küfrünü millete alet edemezsin. Onun düştüğü çukura düşmeyeceğiz. Bu küfür üzerine, Türkiye’nin genç muhafazakar kadınlarına seslenmek istiyorum. Bugün bunu söyleyen emin olun yarın size küfredecek.”
MUHAFAZAKÂR KADINLARA SESLENDİ: CHP ESKİ CHP DEĞİL
“Sakın unutmayın, İstanbul Sözleşmesi sizden çıktı. Erdoğan bazı radikal kafalarla elinizden aldı. Erdoğan’a azıcık baskı kurdular ve hemen geri adım attı. Yarın sana bambaşka yasaklar getirecekler. Birlikte dur dememiz lazım. Bize katılın, hakkınızı teslim alın. CHP eski CHP değildir, siz de eski siz değilsiniz artık aynı değerleri savunuyoruz.”
‘KELLE KOLTUĞUNDA MUHALAFET YAPAN BANA MUHALAFETİ ÖĞRETMEYE ÇALIŞIYORLAR’
“Son zamanlarda sureti kendinden menkul bazı kişiler türedi. Bunların bazıları gazeteci bazıları araştırmacı formatında önümüze çıkıyorlar; muhalefet nasıl yapılır kelle koltuğunda muhalefet yapan bana muhalefeti öğretmeye çalışıyorlar. Size bir hikâye anlatayım. Bir kadın kızı oturuyor işleri dedi kodu yapmak bunların, bütün komşuları hakkında bir sürü dedikodu uyduruyorlar. Akşam oluyor yoruluyorlar. Akşam oluyor anne diyor ki biz bunları burada konuşuyoruz ama sakın başkalarının yanında bunları söylemeyelim, bizi bilenler de daha ölmedi diyor. Muhalefet dersi bize verenler şunu çok iyi bilsinler biz daha ölmedik sizin ne mal olduğunuzu biz gayet iyi biliyoruz. bütün haksızlıklar karşısında kalemini dahi oynatmayan yazı dahi yazmayan televizyona dahi çıkıp konuşmayan adam bize kalkmış muhalefet dersi veriyor. Biz kelle koltukta muhalefetimizi halkımızı için sonuna kadar yapacağız. Hatamız olduğun bu kalem erbabı yaptığımız yanlışlar dolayısıyla duygulandıklarını da biliyorum. dolayısıyla biz bizi samimi olarak eleştiren ama kalemini satmayan bütün yazar çizerlere saygılıyız. Ama kalemini satıp bize muhalefet dersi verenlere de dur diyeceğiz, kimsenin endişesi olmasın.”