Antalya’da bir sokak röportajında “Kul hakkı yiyenlerin memleketinde yaşıyoruz. Dört çocuğumdan utanmamak için konuşuyorum” diyen Sümeyye Avcı, videonun sanal medyada yayılmasının ardından 21 Mayıs’ta gözaltında alındı. Götürüldüğü emniyette ise sanal medya platformu Twitterdaki paylaşımları “örgüt propagandası” suçlamasına gerekçe gösterilen Avcı, ifade verdikten sonra aynı gün adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Avcı, maruz bırakıldığı uygulamaya ilişkin Mezopotamya Ajansı’ndan Ömer Akın’a konuştu.
Eğitimci olan Avcı, 15 Temmuz 2016 tarihindeki darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname ile (KHK) işinden ihraç edildi. Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim-Sen) üyesi olma ve Bank Asya’da eşiyle ortak hesaplarının bulunması nedeniyle “FETÖ örgütüne üye olma” iddiasıyla yargılanan Avcı, yargılama sonunda 6 yıl ve 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dava sürecinde savunmalarının dikkate alınmadığını belirten Avcı, mahkeme heyetinin tanıkların emniyette verdiği ifadeye göre hüküm verdiğini söyledi.
‘TERÖRİST’ İLAN EDİLDİM
Avukatlarının itiraz ettiği karar, istinaf mahkemesine taşınırken, maruz kaldığı hukuksuzluklar üzerine çok düşündüğünü ve daha sonra insan hakları aktivisti olmaya karar verdiğini aktaran Avcı, “Ne zaman ki muhalif oldum, farklı düşünmeye ve sorgulamaya başladım işte o zaman ‘terörist’ ilan edildim. Hayattan bir şekilde koparılmaya zorlandım. Bütün maddi ve manevi birikimlerimi bir şekilde kaybetmeye başladım” dedi.
PAYLAŞIMLAR GEREKÇE
Götürüldüğü emniyette röportajı “ifade özgürlüğü” kapsamında yaptığını söyleyen Avcı, gözaltı gerekçesinin sanal medyadaki paylaşımları olduğunu öğrendi. Twitterdaki paylaşımlarıyla birçok örgüt propagandası yaptığı suçlaması yönetilen Avcı, bunu “akıl tutulması” olarak nitelendirdi.
‘FARKINDALIK YARATALIM’
Avcı, “İnsanlar farkında olmadıkları için susuyor. Türkiye’de farkındalık düzeyi çok az. İnsanlar başkalarının farkında değil. Herkes kendi acılarının derdinde, bir bencilik var. Bu ortamı değiştirmek, dönüştürmek en elzem görevlerimizdir. Bizi iktidar yıkmıyor. Bizleri biz yıkıyoruz. Bir yurttaş olarak kamuoyuna çağrım sadece insan olarak kalmaya çalışalım. Bütün kemiklerimizden, tüm düşüncelerimizden ve bütün ideolojilerimizden sıyrılıp onları birey olarak yaşayıp toplumun içine girdiğimiz zaman bireyliğimizi unutup, toplumun bir parçası olduğumuzu farkında olalım” ifadelerini kullandı.