Dünyanın en büyük ikinci barosu olan İstanbul Barosu’nun Başkanı İbrahim Kaboğlu, Noterlik torba yasa önerisi altında Meclis’e getirilen etki ajanlığı yasasını eleştirerek; “Sosyal medya düzenlemelerinden dezenformasyon suçuna kadar, Anayasa’ya aykırı ve demokratik toplum düzenini sönümlendirme ereğine yönelik birçok yaptırıma karşın ‘etki ajanlığı’, PBDBY kurgusunu sorgulayan ve siyasal iktidarın el değiştirmesi sorunsalını irdeleyen -bilimsel araştırma ve yayınlar dahil- kanaat, görüş ve ifadeler üzerinde toptancı bir tehdit düzenlemesi” ifadelerini kullandı.
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, BirGün‘de etki ajanlığı yasasına ilişkin olarak bir yazı kaleme aldı. Kaboğlu’nun yazısı şöyle:
“İki yıl önce yürürlüğe konulan dezenformasyon yasası, Kişi+Parti+Devlet birleşmesi ile sonuçlanan Parti Başkanlığı Yoluyla Devlet Başkanlığı ve Yürütme (PBDBY) hizmetinde demokratik toplumu baskılama ve “resmi anayasal dezenformasyon”u meşrulaştırma aracı oldu. Suçun maddi ve manevi unsurları açıkça öngörüldüğü halde ‘düşünce suçu’ yaratan dezenformasyon yasası ardından etki ajanlığı, çevresel kamu düzeni, kentsel kamu düzeni ve orman kamu düzeni savunucularını sindirme ve yıldırma aracı olarak kullanılacak. Dahası, halkın vergileriyle aylık alan kamu görevlileri, “ülke-çevre, insan hakları ve hukukun üstünlüğü savunucuları, izleme ajanları” olabilecek.
Özetle; sosyal medya düzenlemelerinden dezenformasyon suçuna kadar, Anayasa’ya aykırı ve demokratik toplum düzenini sönümlendirme ereğine yönelik birçok yaptırıma karşın ‘etki ajanlığı’, PBDBY kurgusunu sorgulayan ve siyasal iktidarın el değiştirmesi sorunsalını irdeleyen -bilimsel araştırma ve yayınlar dahil- kanaat, görüş ve ifadeler üzerinde toptancı bir tehdit düzenlemesidir.”