Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in görüntülü telefon görüşmelerini yayınladığı Ä°nternet Haber sahibi Hadi Özışık, kendisi hakkındaki iddialara iliÅŸkin ilk kez konuÅŸtu.
Youtube’da yaptığı yayınla iddialara yanıt veren Özışık, kendisine tuzak kurulduÄŸunu, İçiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu ile Peker arasında aracılık yapmadığını, Peker’in kendisini manipüle ederek kendisi üzerinden Süleyman Soylu’yu hedef aldığını savundu.
“Ãœzerime hiç vazife olmayacak bir konuda iÅŸgüzarlık yaptım. Bu iÅŸgüzarlığım sebebiyle 30 yıllık dostum Süleyman Soylu’yu hiç haberi olmayan bir konuda zor durumda bıraktım. Ona yapılan itibar suikastinin ana sebebi ben oldum” diyen Özışık, “Süleyman Soylu’ya kumpas kurduÄŸum iddialarını, Sedat Peker ile Süleyman Soylu arasında aracı olduÄŸum rezil iddialarını asla kabul etmiyorum” dedi.
Peker’le yaptığı telefon görüşmesinin bir kiÅŸinin arayıp “Reisim Sedat Peker sizinle görüşmek istiyor” demesi üzerine baÅŸladığını ifade eden Özışık, şöyle dedi:
“Bugün kendimle yüzleÅŸmek için her ÅŸeyi olduÄŸu gibi dosdoÄŸru anlatmak için karşınızdayım. Uzun süre sustum, herkes eteÄŸindeki taşı döksün diye bekledim. Bir de biliyorsunuz yargı aÅŸaması var, onun bitmesini bekledim. Ama biz sustukça iÄŸrenç küfür ve hakaretler geldi. Akla hayale gelmeyen iftiralar atılıyor, herkes üzerimize çullanıyor.
Bu durumda çıkıp konuÅŸalım, kendimizle yüzleÅŸelim ve gerçekleri anlatalım dedik. Küfür edenlerle yargı karşısında hesaplaÅŸacağım ama bugün müsaade ederseniz sizin huzurunuzda kendimle hesaplaÅŸmak istiyorum. Ben sizi hayal kırıklığına uÄŸrattım, başınızı öne eÄŸdirdim, mahcup ettim, mesleÄŸime yakışmayacak ÅŸekilde davrandım.”
“Ãœzerime hiç vazife olmayacak bir konuda iÅŸgüzarlık yaptım. Bu iÅŸgüzarlığım sebebiyle 30 yıllık dostum Süleyman Soylu’yu hiç haberi olmayan bir konuda zor durumda bıraktım. Ona yapılan itibar suikastinin ana sebebi ben oldum.”
“O kadar net ki, benim üzerimden Soylu’ya mesaj göndermek istiyor. YaÅŸadıklarını, yeni yaÅŸadığı yerleri ve kendi hayatıyla ilgili bir ÅŸeyler anlattı. Ben dinlemekle yetindim, o konuÅŸtukça gazetecilik iÅŸtahım kabardı. Kendi kendime “Sedat Peker ile bir röportaj mı yapsam?” dedim ve bu talebimi ona ilettim. “Emrin olur aÄŸabey” dedi.
Gün ve saat konusunda kendisine döneceÄŸimi söyleyerek telefon görüşmemizi sonlandırdım. Sedat Peker’in anlattıkları, hikayesi, hakkında bir dosya olup olmadığını bilmiyoruz. Aynı gün Süleyman Soylu’yu aradım ve Sedat Peker ile röportaj yapmak istediÄŸimi söyledim. Soylu da bana “Ä°ÅŸine bak” dedi ve telefonu kapattı. Soylu ile aramızda geçen birçok görüşmede Sedat Peker adı bir daha geçmedi. Bir daha Sedat Peker desem Soylu benimle olan dostluÄŸunu bitiriverecekti, huyunu bildiÄŸim için bir daha P harfi bile demedim. Zaten bayramda aradığımda “O adamla irtibatta olduÄŸunu bilmiyordum” diyerek benimle irtibatını kopardı.”
“Herkes bir de Süleyman Özışık’ın neden iÅŸin içinde olduÄŸunu soruyor. Ben Süleyman Soylu ile görüştükten sonra kardeÅŸim Süleyman Özışık ile görüştüm ve bunları anlattım. Süleyman bana dedi ki “AÄŸabey ben Ankara’dayım. Peker ile ilgili iddiaları araÅŸtırdım ama Peker ile ilgili bir dosya bulamadım. Ama Soylu’nun bildiÄŸini biz bilemeyiz, bence de röportaj yapma.” dedi.
Ben bunun üzerine Sedat Peker’i arayarak uygun bir dille röportaj yapamayacağımı söyledim ve bu meseleleri kapatmamız gerektiÄŸini, röportajın kendisine zarar vereceÄŸini söyledim. Soylu’dan bahsetmemem gerektiÄŸi için birtakım argümanlar sundum. Bunun üzerine bana “Ankara’daki dostun mu istedi röportaj yapmamanı?” diye sordu. Ben de gülerek “Seni seviyorlar bence, kardeÅŸim Süleyman da Ankara’da araÅŸtırma yapmış ve seninle ilgili bir sorun olmadığın söylüyor” diyerek sakinleÅŸtirici bir cümle kurdum. Madem konuÅŸmamızı gizlice kaydetti, elindeki kayıtlardan bu konuÅŸmalarımızı da yayımlasın.”
“Sedat Peker’e bir bahane lazımdı. O gece beni gizlice kaydederek aradı ve “Hani beni seviyorlardı, dönüş biletimizdi” diyerek benden laf almaya çalışıyor. Ä°ki dost gibi konuÅŸuyor ve telefonu kapatıyoruz. Bir tuzakla karşı karşıya kaldığımı bilmiyorum, gece 03:00’te adımı geçirdiÄŸi videoyu bana gönderiyor. Bu görüşmeden sonra Sedat Peker yayımladığı videoda “Hadi Özışık ve Süleyman Özışık’ın adını karıştırdım” diyor mu? Video altına yazıyor mu bunu? Bu düzeltmeyi yapan Sedat Peker, daha sonra Süleyman Özışık’tan bahsetti mi? Sadece benim adımı kullandı, gizlice kaydettiÄŸi videoyu yayımladı. Neden Süleyman Özışık deÄŸil de Soylu’nun dostu olan benim üstümden gitti? Çünkü benim üstümden gitmek daha çok iÅŸine geldi.”