Tarım ve Orman Bakanlığı 13. Bölge Müdürlüğü, 2020-2021 Av Yılı kapsamında Bingöl’de 5 yaban keçisi ve 5 çengel boynuzlu dağ keçisinin avlanmasını için 03 Temmuz 2020 tarihinde ihale yapılacağının duyurmuştu. Tepkilere rağmen dağ keçilerinin öldürülmesine ilişkin ihale gerçekleşti. İhaleye katılan iki şirket ile 10 dağ keçisinin öldürülmesi için 27 Temmuz 2020 tarihinde ihale sözleşmesi imzalandı.
Bakanlığın tüm tepkilere rağmen geri adım atmaması üzerin Bingöl Barosu, nesli tükenme riski altında bulunan ve kutsal kabul edilen dağ keçilerinin öldürülmesine ilişkin ihaleyi yargıya taşıdı. İhalenin durdurulması istemiyle Erzurum 1. İdare Mahkemesi’nde açılan dava sonuçlandı. Mahkeme Bingöl Barosunun başvurusu üzerine ihalenin iptal edilmesine karar verdi.
BERN SÖZLEŞMESİ
Erzurum 1. İdare Mahkemesi kararında, Türkiye’nin, Avrupa’nın Yaban Hayatı ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesine (Bern Sözleşmesi) taraf olduğunu hatırlattı. Yaban keçisi ile çengel boynuzlu dağ keçisinin koruma altına alınmış fauna türleri arasında sayıldığının belirtildiği kararda, Türkiye’nin sadece yaban keçisi için sözleşmeye çekince koyduğunu, çengel boynuzlu dağ keçisi için ise herhangi bir çekincesi söz konusu olmadığı vurgulandı.
Artı Gerçek’ten Remzi Budancir’in haberine göre, idari işlemlerin amacının kamu yararı olması gerektiğinin belirtildiği kararda, şu tespitler yer aldı: Uluslararası sözleşmelerde de geçtiği üzere, koruma altına alınması gereken türler arasında bulunduğu ile ilgili kuşku bulunmayan yaban keçilerinin avlanabilmesi/avlattırılabilmesi için, hukuken geçerli kabul edilebilecek bir kamu yararının varlığının aranması, insan haklarının bir parçası olan hayvan haklarının ve hukukun üstünlüğünün korunması adına atılmış önemli bir adım ve insan ırkına yakışır bir yaklaşım olacaktır.
ULUSLARARASI SÖZLEŞMELER
Bingöl Baro Başkanı Hanifi Budancamanak, kararda “kamu yararı, hayvan hakları, insan ırkına yaraşırlılık ve taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler” gibi temel ilkelerin mahkemece gözetilmesinin önemli olduğunu söyledi.
Mahkeme kararında “hayvan hakları” vurgusu ile pek karşılaşmadığını ifade eden Budancamanak, kararın emsal olup olmadığı sorusuna “Karar yerel mahkeme tarafından verildi. Emsal olabilmesi için Danıştay denetiminden geçmesi gerekiyor” cevabını verdi. Kararda yer alan tespitlerin önemli olduğunu ifade eden Budancamanak, “Mahkemenin yaklaşımı evrensel ilkelere uygun, hayvan haklarını korumaya yönelikti” dedi.
Kurumlar, genellikle dağ keçilerin avlanmasına ilişkin ihalelerde “kamu yararı” gerekçesini öne sürüyordu. Bu gerekçelerini ihaleden elde edilen ücrete dayandırıyordu. Mahkemenin kararında bu yaklaşımı da ortadan kaldırdığını ifade eden Budancamanak, şunları söyledi: Türleri yok olmaya yüz tutmuş bu nadide canlıların bir kısım paralı insanların kişisel zevkleri için öldürülmek üzere ihaleye çıkarılmasının vicdana, ahlaka ve hukuka aykırı olduğunu bir kez daha belirtiyoruz. Kamu idarecilerini kamu yararını gözetmeye ve insan haklarının bir parçası olan ‘hayvan haklarına’ karşı saygılı olmaya ve bu konuda duyarlı davranmaya davet ediyoruz.